Haber Giriş Tarihi : 30.05.2023 20.43 Haber Güncellenme Tarihi : 30.05.2023 20.43

Siyasi iktidarın seçim yasasını 2022 yılında kendine en uygun sonucu verecek biçimde değiştirdiğini anımsatan Aygün, Erdoğan’ın mitinglerinde montaj videolar göstererek, asılsız iddiaları ileri sürerek, rakiplerini "terörist" ilan ederek yaptığı kara propagandayla adaletsiz ve haksızlıklarla seçimi kıl payı kazandığını belirtti.

Tek adam düzeninin değişmesinin yolunun tek başına sandıktan değil, grevlerden, emekçi mahallelerinden, kampüslerden, kadın eylemlerinden, hak savunularından ve benzeri mücadelelerden geçtiğini ifade eden Aygün,  “Seçim sonuçları bir son değildir. Gerici, faşist bir rejim inşasına kesintisiz devam eden iktidarın politikalarına karşı mücadelede kesintisiz bir şekilde sürecektir” dedi. 

“EMEKÇİ HALK ÜZERİNDEKİ BASKILARIN KATMERLENECEĞİ BİR DÖNEM KAPIDA”

Emek Partisi Merkez İlçe Başkanı Hıdır Aygün, açıklamasında şunları kaydetti:

“Türkiye, hem sistemin yapısal özellikleri hem de tek adam yönetiminin uyguladığı politikalar nedeniyle ağır bir ekonomik darboğazla karşı karşıyadır. Seçim ekonomisi bağlamındaki kısmi yardımlar, rüşvetler ve ‘ikramlar’ sayesinde ötelenen yüklerle şimdi ister istemez karşı karşıya kalacak olan işçi ve emekçiler, kötü gidişatın bütün faturasının yine üstlenmek zorunda kalacaklar. Herhangi bir hak talebi, grev, protesto, direniş ve itirazların nasıl baskı ve yasaklarla engellenmeye çalışıldığını seçim öncesinden biliyoruz. Önümüzdeki süreç geçinmek, gündelik hayatı sürdürmek ve hatta yaşayabilmek için beklentileri artacak olan emekçi halk üzerindeki baskıların katmerleneceği bir dönem olacak. Çünkü artık iktidarın başka yolu kalmamıştır.”

“PROPAGANDA SEFERBERLİĞİ”

“Erdoğan ve partisi seçimleri sadece seçim rüşvetleriyle değil aynı zamanda büyük bir propaganda seferberliği ile kazanmış bulunuyor. Ülke ekonomisinin büyümesiyle birlikte kötü gidişatın gerileyeceği ve refahın geleceği söylemi eşliğinde ‘algı yaratmak’ için büyük bir medya ordusu, iletişim başkanlığı ve Pelikan çetesi seferber olmuştur.  

Bu mevcut durumu seçim dönemlerini bekleyerek değiştiremeyiz. Bunun yolu, işçilerin ve emekçilerin ekonomik ve politik talepleri için birleşmeleri, mücadele etmeleridir. Bundan başka etkili bir seçenek yoktur.”

“GREVDEN, MAHALLEDEN, KAMPÜSTEN…”

“Tek adam düzeninin değişmesinin yolu tek başına sandıktan değil, grevlerden, emekçi mahallelerinden, kampüslerden, kadın eylemlerinden, hak savunularından vb. mücadelelerden geçmektedir. Tek adam düzenini geriletmek ve yenmek, sömürülen ve ezilen halk kitlelerinin birleşik gücüyle mümkündür. 

Seçimin gösterdiği bir başka sonuç; halkı yıllardır sandığı beklemeye teşvik eden ana muhalefetin bildik yönteminin geçersizliğinin ortaya çıkmasıdır. Mücadele deyince vurdulu kırdılı, kaçmalı, kovalamacalı muharebe görüntülerini anlayan, zihinde bu görüntülerin uyanmasını teşvik eden söylem ve propaganda sayesinde, emekçilerin gerçek hak ve sınıf mücadelesi de aynı kefeye girmiştir.”

“BİRLİKTE KAZANACAĞIZ”

“"Seçim sonuçları bir son değildir. Gerici, faşist bir rejim inşasına kesintisiz devam eden iktidarın politikalarına karşı mücadelede kesintisiz bir şekilde sürecektir. Bu düzeni iş, ekmek ve özgürlük mücadelesini büyüterek değiştireceğiz. Birlikte kazanacağız, işçiler kazanacak, halk kazanacak.”